DİĞER
“Gelenek icat etme ve kültürel formları koruma noktasında zannedildiği kadar 'muhafazakâr' olmayan bu topluluk nasıl oluyor da sanat ve edebiyatta yüz yıldır aynı temanın etrafında dönüp durabiliyor? İcat ettiğimiz en temel geleneğin şiddet, çürümüşlük, yozlaşma ve linç kültürü (bu bir kültürse?) etrafında toplanması bize ne söylüyor?”
“Edebiyatımızın ve sinemamızın daha fazla yüzleşmeye, sloganlaşmadan maske çıkartmaya, çıplaklaşmaya, erkek egemen toplumun baskıcı, sansürcü yapısına meydan okumasına ve mevcut çürümeyle bu yapı arasındaki paralelliği ortaya koymasına şiddetle ihtiyaç vardır; algı kapılarının artık açılması gerekir.”
"Taşra burada norm-dışı olabilecek her şeye şiddet uygulayan bir ‘yeni-merkez’e dönüşüyor. Merkezden hiç çekinmeyen, merkez karşısında ‘kendisine çekidüzen’ vermek yerine, merkeze saldırabilen bir taşra. Acaba, diye soralım, bu ‘dönüşüm’ son yıllarda yaşanan siyasi dönüşümün bir alegorisi olabilir mi?"
“Savcı’nın Belediye Başkanı’nın zafer duvarındaki o kanlı, irrite edici, öldürmeyi neredeyse yücelten av fotoğraflarına bakarken duvarın orta yerine asılmış aynada yüzünü gördüğü, hem mağdur hem de fail olacağını işaret ederek bize de insanlığımızı, bazen doğru olsak da bazen eğri de olabileceğimizi hatırlatan o sahne – insanları iyisiyle kötüsüyle sevebileceğimizi ama saf kötüyü ne olursa olsun sevemeyeceğimizi, saf kötülüğü anlayamayacağımızı da idrak ettiren...”
“Taşrayı anlamak ve anlatmak için hep aynı formülü uygulamak ne kadar özgün ve yaratıcı? Bu yıl Altın Portakal’da yarışan ve Boğaziçi Film Festivali’nde gösterilen iki film, Kar ve Ayı ile Karanlık Gece üzerinden bu soruya cevap arayalım…”
"Olağanla olağandışının, alışılmışla alışılmışdışının birlikteliğinden doğmuş bir roman Beşerbazın Mârifeti... Var olma sebebi, yaratım sürecinin orijinalliği ve kuvvetli hikâyesiyle, okurun beklentilerinin çoğunu karşılayacağına inandığım bir ilk roman."
Holden Kitap tarafından gelecek hafta yayınlanacak olan Arlin Çiçekçi'nin Beşerbazın Mârifeti adlı metinden kısa bir parçayı Tadımlık olarak sunuyoruz.
Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Resim yazı yokken vardı; her baktığımızda bizi çok etkileyen ressamı belirsiz mağara resimleri buna şahittir. Resim yokken de ses vardı ve sonra bu ikisi buluşup kendileri için küçük ama insanlık için büyük bir âleme geçiş kapısı oldular."
Yeni kitabı Şeref Motel’de bir ailede kapalı kapılar ardında yaşananları mercek altına alan Caner Alper: “Kitabı geniş aile sofrasında sözel, kapalı kapılar ardından fiziksel olarak tacize uğrayan herkese ithaf ediyorum. ‘Kutsal’ dendiği için ‘edebimizle’ kalkmamız gereken masaya gelin hep birlikte tekme atalım!”
Şerhh şiir ve eleştiri dergisinin yedinci sayısının dosya konusu: John Berger. Dosyadan tadımlık bir bölüm yayınlıyoruz...
Müzikteki isyana toplumsal cinsiyet merceğinden bakan ilk kitap olan Seks İsyanları, rock müziğinin bizzat içinde olan iki entelektüel tarafından kaleme alınmış çok önemli bir çalışma
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.